2014 yılının ilk sayısında, 2013 yılını hem bizim açımızdan hem de Türkiye açısından değerlendirip, 2014 yılının nasıl ekonomik gelişmelere sahne olacağı konusunda fikirlerimi dile getirmek istiyorum...
2013 yılını bizim açımızdan değerlendirecek olursam, oldukça verimli bir yıl geçirdiğimizi söyleyebilirim.
Detaylandırırsam; AKINSOFT olarak biz, sadece teknoloji ve bilişim alanlarında değil, hizmet sektöründe de varlığımızı sürdürmekteyiz. AKINSOFT Konya ve AKINSOFT İstanbul’un dışında her ilde kurumsallaşmış çözüm ortaklarımız ile hedef kitlemize en iyi şekilde hizmet vermeyi başarmış durumdayız. Türkiye’nin her noktasından ve başka ülkelerden ailemize katılan Çözüm Ortaklarımızla, çeşitli sektörlere çözüm önerileri sunuyoruz. Geçtiğimiz yıllarda, almış olduğumuz kararlarla nitelikli ve daha etkin çalışan, profesyonel Çözüm Ortaklarımızla yola devam etmekteyiz.
Çözüm Ortağı yapılanmamızın haricinde; 2009 yılında başladığımız robotik çalışmalarımıza ivme kazandırarak, Türkiye’de üretilmiş ilk ticari insansı mobil robot olan AKINCI-2’yi, 2013 yılının ilk çeyreğinde tüm kamuoyu ile paylaştık.
Ayrıca yine 2013 yılının ilk çeyreğinde AKINSOFT ile Yandex Türkiye arasında güzel bir işbirliği anlaşması yapıldı.
2013 Kasım ayında Antalya’da 9. Bonus Dönemi Ödül Takdim ve Tatil Organizasyonumuzu gerçekleştirdik. Türkiye’nin farklı yerlerinden birçok Çözüm Ortağımızın katıldığı 4 günlük mükemmel bir organizasyon ile başarılı çalışmalar yürüten Çözüm Ortaklarımızı ödüllendirdik. Büyük ödül olarak 4 adet aracımız sahiplerine teslim edildi. Yine AKINSOFT ilklerinden olan ve başarıyı elden ele taşıyacak olan Altın Klavye Üstün Başarı Ödülü 3. yılında, 9. Bonus Dönemi 1.sine takdim edildi. Bu güzel organizasyonumuz muhteşem bir gala gecesi ve Nalan konseri ile tamamlandı.
2013 yılını ekonomi yönünden değerlendirecek olursam; Türkiye ekonomisi, 1950 den sonra devlet ekonomisiyle yaşayan toplum olmaktan çıktı. Toplumun çalışmasıyla zor şartlarda oluştu. Türkiye yavaş yavaş tarım ülkesi olmaktan çıkıp, sanayi ülkesi olma yolunda ilerledi, bununla birlikte pek çok bölgemizin sanayi toplumu olduğunu görebiliriz.
2013’de, ülkelerin içlerinde yaşadıkları kaoslar, darbeler, kimyasal silahların yıktığı ülkeler, FED’in uyguladığı politikalar, ekonomisi güçlü denilen ülkede kepenklerin kapatılma süreci, ülkelerin mevcut siyasetteki oluşumları, birçok ülkeyi ekonomik krize sürüklemişti.
Güzel ülkemize baktığımızda; Avrupa kriz dalgaları ile boğuşurken Türkiye’de de yansımaları kaçınılmaz oldu. Gezi parkı olayları ile gölgelenen huzurumuzu, sağduyulu davranarak, ekonomimizde büyük kayıplara yol açmadan, metanetle geride bırakmasını bildik. Son günlerde siyasilerin ve işadamlarımızın yaşadığı kaos ve önümüzdeki seçimler ekonomimizde yavaşlamaya yol açsa da, 2013 yılında Türkiye için inkar edilemez bir gerçek var; Avrupa’da sanayi alanında % 4’le en hızlı büyüyen birkaç ülkeden biri olmayı başardık. Dünya devlerinin ülke ekonomimize yön verememeleri ekonomimizdeki ılımlılığın göstergesi olsa da, akıllı telefon dediğimiz ürünleri en yüksek fiyata alan ülkeler arasında 2. olmamız düşünmeden geçmememiz gereken bir husus.
Enerji ihtiyaçlarımızın dışarıdan karşılanması devam etse de, santrallerimizi kurup faaliyete geçirmeye, yeraltı madenlerimizi yeryüzüne çıkarmaya başlamamız büyük adımlar içermekte. Ülke olarak ulaşımda da devasa projelere imzalar attık. İstihdam da yaşanan olumsuzluklar maalesef devam etmekte, kamu ve özel sektörde finansal sabit göstergeleri yakalamak şu dönemlerde maalesef mümkün olmuyor.
Değişkenlik gösteren küresel koşullara rağmen Türk ekonomisinin, sağlıklı büyümeyeler gösterdiğini düşünmekteyim.
Yazılım sektörü Türkiye’nin yükselen yıldızı olma yolunda. Yerli firmaların sayısı 1600’ü geçti. İhracat rakamı 1 milyar TL’yi aşmış durumda. Girişimcilere ve iş arayanlara fırsatlar sunuyor...
AKINSOFT olarak, geçmişte bıraktığımız diğer yıllar gibi, geçtiğimiz yılın büyüme yıllarımızdan biri olduğunu gururla buradan duyurabilirim. Kriz yönetimini kontrol altında tutmamız, doğru stratejik planlar belirleyip uygulamaya geçmemiz, başarımızda büyük rol oynamıştır. İstihdam alanındaki büyüme oranımız ve yazılımlarımızın kullanım oranındaki artış, kıtalar arası bayi ağlarımızın her geçen gün artması ile 20 ülkeye ihracat boyutundaki ataklarımız ve bu ülkelerde yapılanmamız, robotik alanında açtığımız çığır, geçtiğimiz yılın verimli bir yıl olduğunun göstergesidir.
2014 yılının ilk günlerinden başlayarak yoğun bir tempoda çalışmalarımızı sürdürmekteyiz. AKINSOFT olarak Çözüm Ortağı yapılanmamızla bu yıl ki planlarımızı çok önceden yaptık ve uygulamaya koyduk. Sektörümüzdeki pazar payı sanılanın çok daha üstünde, o payın en büyüğünü disiplinli çalışmalarımızla hak edeceğimize inancımız tam.
Dış ticarette ise daha fazla ülkeye hizmet vermek ve yurt dışındaki Çözüm Ortaklarımızın sayısını artırarak kurumumuzun ve ülkemizin ismini daha fazla duyurmayı hedefliyoruz. Zaman hızla akıp geçerken buna bağlı olarak teknoloji ve bilişim de sürekli yenilenip değişiyor. Bizim de AKINSOFT olarak bu hıza yetişmemiz, günceli yakalamamız gerekir. Zamanla yarışıp gelecek için üretmemiz gerekir.
Biz, üretim ve hizmetin önemli olduğu kadar, eğitimin de önemli olduğunu biliyoruz. Geçtiğimiz yıllarda olduğu gibi 2014’de de seminer programlarımıza yer vereceğiz. Ayrıca işsizliğin her geçen gün daha büyük sorun haline geldiği şu günlerde, gençlerimize istihdam sağlamak için yürüttüğümüz insan kaynakları politikamızla, AKINSOFT Ailesi her geçen yıl genişlemekte. Ülke ekonomisine daha fazla katkı sağlamayı planladığımız 2014 yılında Ar-Ge faaliyetlerimizin yoğunluk kazandığının altını çizmek isterim.
Ülke ekonomisini güçlendiren, teknolojiye yapılan yatırım ve üretimlerdir. Robot teknolojileri üzerine yatırım ve çalışmalarımız devam ediyor. Robot fabrikalarımız için mevcut alt yapıyı tamamlamak üzereyiz.
2012 yılında Dik İşlem CNC Makinası’nın yanına, 2013 yılında alımı yapılan CNC Torna Makinası’nın da eklenmesi ile ülke vizyonu dediğimiz teknoloji odaklı, 2015’e 1 kala sloganımızla 2015 yılında seri üretime geçmeyi planladığımız robotlarımızın çalışması ivme kazandı… Ve artık AKINCI-3 ile tanışmaya hazır mısınız?
Üreten bir Türkiye görmek istiyoruz. Küresel ekonomilerde rekabet gücümüzü güçlendirecek, teknoloji odaklı yol haritamızı belirlemiş konumdayız. Ekonomisi güçlü bir Türkiye için çalışıyor ve üretiyoruz.
Ekonomi yönünden 2014 yılına bakacak olursam; yılın ilk günlerinde gelen zamlarla, asgari ücrete verilen %5’lik oranın ilk aylarda erimesi üretimde daralmalara yol açabilir, bunun sonucunda işsizlik oranında yükselmeler olabileceğini öngörüyorum.
Gündemden de takip ettiğimiz üzere kamuda ve hükümette yaşanan olumsuzluklar. Bununla birlikte, 2014’deki Yerel Seçimler ve Cumhurbaşkanlığı seçimlerine kadar piyasalarda yatay ve düşük ivmeler söz konusu. Gelişen, büyüyen ve güçlenen ülkelerin; bu sancılardan geçmesi artık kaçınılmaz gerçeklerdir. Ne kadar olumsuzluklar yaşanırsa yaşansın, güçlü Türk milletinin mücadeleci ve çözüm üreten ruhu ile Türkiye ekonomisinin olumlu yönde gelişmeler göstereceği kanaatindeyim.
2013 ve 2014’de kentsel dönüşüm ve alt yapı çalışmaları ile birlikte, ulaşım yatırımları, eğitim alanındaki gelişmeler, sınır ülkelerimizle olan münasebetlerimizin olumlu olması, savunma endüstrisindeki üretim ataklarımız, üretilen ürünlerde markalaşmanın ne demek olduğu bilinci ile hareket edilmesi, Türkiye ekonomisini bu yıl da olumlu olarak etkileyecektir.
Nitelikli işgücüne sahip bireylerin ülkemize kazandırılması, tersine beyin göçünde atılan adımların olumlu sonuçlar verdiğini gerek sosyal hayatımızda gerekse basından takip ediyoruz. Sağlık sektöründeki kalite ve başarılar; binlerce hastayı tedavi için ülkemize çekmiş ve çekecektir.
Ülke olarak, gıda alanındaki rekor üretimlerimizle ihracatta 2. sıralarda yer alıyoruz.
Türkiye’nin ihracattaki avantajlarından biri tükenir enerji kaynakları üzerine dayalı olmaması, sanayi alanındaki üretimler, iş gücü, madenlerimizle dünya rezervlerinin ülkemizde bulunması ile birlikte pazar payında olumlu sonuçlar alabileceğimiz bir yıl olabilir.
Araştırmalar; geçtiğimiz yıl dünyada, bilişim teknolojilerine tam 3.6 trilyon dolar harcandığını gösterirken. Bu harcamaların 2014’te 3.7 trilyon dolara ulaşacağına işaret ediyor.
Türkiye ekonomisinde yüksek teknolojiye gerekli yatırım ve hizmetin yapılamaması en önemli gelişim sorunlarımızdan birisiydi. Son yıllarda devletin bu konuya eğilmesi, bilişim ve teknoloji alanında büyümeler sağladı. Bu yeterli mi diye soracak olursanız tabi ki de yetersiz.
Teknolojinin ülke ekonomisinde etkin rol oynadığı, gün gibi aşikardır. Ekonomisi güçlü ülkeler bunun en güzel ispatıdır. Bununla doğru orantılı olarak ülkeler ekonomi politikalarını bilişim ve teknoloji üzerine çizmeli ki reel sonuçlara ulaşabilsinler.
AKINSOFT olarak, bir kez daha cümlemin altını çizmek istiyorum. “Ülkelerin ekonomisini belirleyen teknolojiye yaptığı yatırım ve üretimlerdir. Robot teknolojileri üzerine yatırım ve çalışmalarımız devam ediyor.” Robot fabrikalarımız bizim olduğu kadar ülkemizin de vizyonu haline gelecektir.
Teknolojik gelişmelerin bizi mutlu ettiği, bu sayede kendimize zaman ayırabildiğimiz ve teknolojiye daha sıcak bakabildiğimiz, ülkemizin ekonomisinin büyüme oranı yüksek bir yıl olmasını diliyorum.
Ülke vizyonu olan Robotik Fabrikaları’nın açılışları ve üretimlerinde görüşmek üzere...
Dr. Özgür AKIN
Bilgisayar Yüksek Mühendisi
AKINSOFT Yönetim Kurulu Başkanı