Elektronik ticaret veya kısaca e-ticaret, 1990’lı yılların sonlarına doğru internet kullanımının artmasıyla ortaya çıkan; mal ve hizmetlerin tanıtımı, reklam ve ticaretinin yapıldığı elektronik ortamdır. Küresel e-ticaret bağlantıları, KOBİ’lerin (küçük ve orta ölçekli işletmelerin) dünya ticaretinde daha fazla yer almasını sağlamaktadır. Bununla birlikte elektronik ticaret; tüketici açısından ürün çeşitliliğinin artması, ürün kalitesinin yükselirken fiyatının düşmesi anlamına gelirken, üretici açısından minimum işletim giderleri, kolay pazar, kolay reklam ve ürünü birebir pazarlama imkanı sağlar. E-ticaret araçları; telefon, faks, bilgisayar, elektronik ödeme, para transfer sistemleri, elektronik veri değişim sistemleri ve internet gibi teknolojik ürünlerdir. Bu ürünlerle beraber eticaret; daha düşük maliyetli ve hızlı, dağıtımda kolaylığın yakalanması ve ucuzluk, aynı zamanda dikkat çekici olmasıyla gözde bir unsur haline gelmiştir. Normal koşullarda on yıl süren markalaşma süreci, e-ticaret araçları ve küresel etkisi sayesinde iki yıla kadar inmiş durumdadır. Bugün “Dünyanın En Büyük 500” şirketi listesinde, bundan birkaç yıl önce kurulmuş olan onlarca e-şirketin yer aldığını görüyoruz.
Şu an için dünyada e-ticareti kullananların sayısı 12 milyonu aştı. Elektronik ticaret, internet üzerinden sunulan bilgi, ürün ve hizmetlere dünyanın her yerinden anında erişim sağlıyor ve 7 gün 24 saat çalışan alt yapısı ile alışverişi kısıtlayıcı her türlü zaman, mekan problemlerini ortadan kaldırıyor. İşletmelerin kuruluşunda önemli bir rol oynayan ‘’pazara yakın olma’’ durumu elektronik ticaretle önemini neredeyse tamamen yitirmiş durumda. Globalleşen dünyada artık tüm ürün, hizmet ve bilgiler insanların bir tık uzağında. Tabi ki bu durum pazarda hareketlilik ve ekonomide de global olarak bir canlılık sağlıyor. Geçmiş yıllara bakıldığı zaman global e-ticaret hacminin, 2016 yılında 2 trilyon dolar civarında olabileceğini söylemek çok da yanlış olmaz. Türkiye’de ise e-ticaret ciro hacmi 2015 yılında 18,9 milyar TL’ye ulaştı. 2016 yılında ise bu rakamın ülkemiz için 31 milyar TL’yi geçeceğini öngörüyorum. Fakat tüm bu gelişmelere rağmen henüz elektronik ticarette gelişmiş bir ülke seviyesinde değiliz. Tablet, telefon ve akıllı takı gibi mobil cihazların artmasıyla beraber mobil ticaretin artmasının da kaçınılmaz olduğu kanısındayım. Teknoloji anlamında yaşanan gelişmelerin güçlü ve mobil internetin hızlı olduğu ülkelerde, mobil alışverişin de arttığını biliyoruz. Bu açıdan Türkiye’nin 4G mobil internet hızına ulaştığını göz önünde bulundurursak, ülkemizin de mobil alışveriş segmentinde yükselişe geçeceğini düşünmekteyim.
Piyasada üretilen hizmetin ya da ürünün kısacası kaynağın dağılımında fırsat eşitliği yaratan e-ticaret ayrıca sanal pazar uygulaması ile satıcı açısından maliyeti düşürücü niteliktedir. E-ticarette önemli olan kaliteli hizmet sunarak doğru reklam politikasını uygulamaktır. Bu konuda özellikle günümüzde insan hayatının büyük bir bölümünü kaplayan sosyal medya, reklam konusunda e-ticarete yardımcı konumda. Küçük ya da büyük E-ticarete yönelen tüm firmaların önemsemek durumunda olduğu sosyal medya, marka bilinirliğini artırırken marka hakkında olumlu ya da olumsuz algı oluşturma konusunda oldukça başarılı. Fakat 2016 yılının mobil pazarlama trendleri arasında sosyal medya reklamları kazançlı bir konumda olsa da sosyal medyanın önemli bir reklam kanalı olarak kalmaya devam edeceğini ve bir e-ticaret platformu olamayacağını düşünüyorum.
E-ticaret sektörünün yabancı yatırımcı çekmekte zorlandığı söyleniyor. Fakat ben bu görüşe katılmıyorum. Günümüzde yabancı markalar Türkiye’deki online sitelerini açıyor, hatta artık geleneksel mağazalar da kendi e-ticaret sitelerini oluşturmaya başladılar. Bu değişim önümüzdeki yıllarda artarak devam edecek ve e-ticaret sektörünün gelişim süreci olumlu yönde ilerleyecek. E-ticaret ile üretici aracı kurumları tamamen ortadan kaldırarak direk tüketiciye daha hızlı ve güvenilir bir ortamda ulaşma imkanı sunuyor. Tüketicinin aradığı hizmete daha kolay ulaşması, kalite, fiyat araştırmasını daha kolay yapabilmesi ve alışverişini tamamlaması globalleşen dünyada zaman mekan sıkıntısını neredeyse tamamen ortadan kaldırması bana göre oldukça heyecan verici bir gelişme.
AKINSOFT olarak biz, bulunduğumuz coğrafya ve ihracat gerçekleştirdiğimiz ülkelerde e-ticaret bilincinin olgunlaştığını ve bu konuda büyüme sürecine girildiğini fark ederek pazara tam zamanında ve güçlü bir şekilde girdik. Özellikle 2016 yılının başından bu yana gerçekleştirdiğimiz çalıştaylarda e-ticareti ön planda tutuyoruz.
AKINSOFT, 24 ülkede 2000’i aşkın Çözüm Ortağı ile alanındaki diğer çalışmalarında olduğu gibi e-ticaret konusunda da güven duyulan ve başarılı bir yazılım şirketi. Yeni Nesil E-Ticaret yazılımımız sektörün ihtiyaçlarını fazlasıyla karşılayacak nitelikte, gerek kullanım kolaylığı gerekse ihtiyaca hızlı erişimi ve birçok ödeme kanalı ile entegre çalışan yapısı ile AKINSOFT, bu pazarda kendine sağlam bir yer edindi.
Hepinize Yeni Nesil E-Ticaret’li günler dilerim.