“Okyanus ötesinden geldiler, bize köfte satmayı öğrettiler. Kıtalardan geldiler, bize kahve yapmayı öğrettiler, bakkalcılığı öğrettiler. Şimdi sıra bizde! Biz de onlara "Robot" yapmayı öğreteceğiz!”
Kanla kazandığımız bu toprakları, teknoloji ile taçlandıracağız
Uçurtmalar özgürdür; ama ipini bırakırsan uçamazlar.
Eğer inanırsanız gökdelenlerin üzerinde boşlukta yürüyebilirsiniz. Yeter ki düğmeye basın!
Hep cevap arayacağına sorularına, biraz da soru ara cevaplarına…
Hayatınızda siyah ve beyaz olmasaydı diğer renkler bu kadar anlamlı olmazdı. Ne dibe vuruşlarınıza aldırın, ne de zirveye çıkışlarınıza sevinin. Siyah ve beyaz renk değil tondur. Hayatınızdaki görevlerini tamamlayıp sizi terkederler…
Bir soruyu bir soru ile bastırabilirsiniz, bir kaosu bir başka kaosla ama bir aşkı başka bir aşk kapatamaz…
Fırtınadan hiç korkmadım ki ben. Onun gücü boşluğa yeter!
İnsanlar için ne yaptığınızdan daha önemli, onlara ne kadar güçlü göründüğünüz…
Hata yapmadan tecrübe kazanmak isteyenler daha ilk başta hata yapanlardır…
Arılar gibi çalışsak da kovandan en iyi payı ayılar alır…
Kadın en güzel kaynak koddur, programcısına göre zararlı bir virüs de olabilir faydalı bir yazılım da…
Arkanıza değerlerinizi alıyorsanız önünüz açık demektir…
Ortamlar oluşturuldukça güzeldir ama yaşandıkça daha da güzel olur.
Hayatınızda renklere bir anlam yüklüyorsanız, bilin ki bir kadının dokunuşudur…
Oyunu iyi oynamak gerekir, biliyoruz piyonların da vezir olma şansı vardır. Lakin şahı kaptırmadıkça…
Her dibe vuruş bir zıplamadır aslında…
Kadınlar sistematik değildir. hem dağıtırlar hem toplarlar. Erkekler ya dağıtır ya da toplar.
Bazen yalnız olduğunuzu hissetmiyorsanız hep yalnızsınızdır…
Unutmayın ki; her başarı, kariyer yolunda atılan her adım sizi yalnızlığa ve mutsuzluğa götürür. Önemli olan ikisinin kesiştiği noktada devam edebilmek ve maksimum hazza ulaşmaktır… Hayatta en büyük başarı mutlu olabilmektir.
Bebekler, bilge doğar… Doğduklarında iletişim dışında her şeyi bilirler, zamanla diğer insanlarla iletişime geçmeyi öğrenirken bildiklerini unuturlar… Yani bir gün, bir boşluğa, bir hiçliğe, çaresizliğe düşerseniz, bir bebeğin ya da bir çocuğun gözlerine bakın. O size gerçeği gösterecektir…
İnsanların değerlerine saygı duyanlar ancak kendi değerlerine saygı bulurlar ve özgürce yaşamayı hak ederler.
Şimdi parmak uçlarımızla oynuyoruz, bir sonraki nesil robot figüranlarına oynatacak…
Size sorduklarında diyorum, nasılsınız diye; iyiyim demediğiniz andır dik duruşunuz bu dünyaya!
Ruhumuz diyorum, olgunlaşmaya devam edecek. Esas olan özünü kaybetmemesi…
Lider; birilerine benzemeye çalışan ya da başkalarından farklı olmak için çabalayan değil, kendi olandır…
Sen cana yakın olursan görürsün ki, sözler değil duygulardır konuşan…
Gülümsemeyi bilmiyorsan neden şikayet edersin.
Her şey insanlar için! Ne kadar çabalasan da olduğun gibi değil, hayatın seni gösterdiği gibi görünürsün! Hoşgörü seni olduğuna en yakın gösteren duygudur…
Bir kaosu ancak bir başka kaosla bastırabilirsin…
Oyun bazen tek kişiliktir ve kazanan da kaybeden de siz olursunuz…
Bazen nerede olduğunuzdan çok kimlerle olduğunuz önemlidir…
Aşk için yapılan bütün tanımlar mesnetsizdir. Eğer birileri aşkı gerçekten tanımlayabilmiş olsaydı zaten buralara yazmaya vakti olmazdı.
Bu hayat sadece sırtını dönenlere sırtını döner, hadi inadı bırak dön ve gülümse…
Deliye her gün bayram derler ya, aslında delinin hiç bayramı yoktur da ondan…
Hayatta etrafınızda dönüp duran ve sizi mutlu etmek için çırpınan birçok şey var hadi katılın onlara!
Sana gösterilen yola değil, doğru olan yola gideceksin! Doğru yolu ancak özgür olduğunu unutmayarak bulabilirsin…
Bazı problemlerin çözümü zor görülebilir, ama çözümsüz problem yoktur…
Erişmişliklerin, uzaklaşmışlıklarından az ise boşuna düşünme, boşver gitsin!
Hayat size her zaman göz kırpar, önemli olan sizin onu farketmeniz.
Şöyle kafanı kaldır etrafa bir bak, hayatında bir şeylerin yanlış gittiğini düşünüyorsan önce bir aynaya bak…
Hayat bazen sizin baktığınız pencereyi buğulaştırabilir, silmek sizin elinizde…
Bir arkadaş bulmak istiyorsan önce arkadaş olmayı öğren.
Hayat her şeye rağmen değil her şeyiyle güzel!
Sen hazır olduğunda bayrak seni bekliyor olacak, kap onu ve olanca gücünle ileri taşı!
Yazıcımın toneri bitmiş.Tabletim 3g çekmiyor, yavaş. Telefonum çalıyor, ve hala valizim hazır degil. Uçağım birazdan kalkacak.. Ne yapmalı ne etmeli bilmem ki. Yeni bir fikir aranmaz, oluşturulmaz… İçinizde varsa açığa çıkar… Bunun için kendinizi Özgür bırakın…
Robotik yapay zeka yazılımları geliştirmek istiyorsan öncelikle robot gibi yaşamayı öğrenmelisin, robot gibi göreceksin robot gibi duyacaksın. Zaten duyguların azaldığı bu dönemde fazlası seni yorar…
Para kazanmak beceri ister, harcamaksa kültür…
Bir yazılımcının hayatında gri yoktur.
Hayatı siyah beyaz görenler sürekli bir tartışma içerisindedir yakınındakilerle. Oysa ki hayat, yakınındakilerle güzel şeyler paylaştıkça renklerini sunar size…
Söylemek istersin susarsın, daha güzel anlatamayacağını bilirsin…
Dürüst ol, rahat ol, sen dünyanın etrafında döneceğine dünya senin etrafında dönsün!
Küçük bir sır; işine kendini verip gerçekten çalışanlar, sosyal bir hayatın kapısını aralarlar. Kendini akıllı sanıp işini askıya alanlarsa ömür boyu verimsiz de olsa çalışmaya mahkumdurlar…
Hayatı akışına bırakmak; Profesyonel bir makineden, otomatik fotoğraf çekmeye benzer ve çekeceğiniz tüm fotoğraflar amatör kalır…
İnsanın zenginliği etrafındaki gülümseyen insanların sayısıyla ölçülür…
Bilim ve teknolojiyi geriden takip etmek, el yordamı ile ilerlemeye benzer. Tünelin sonundaki ışığı görmek ve ışık hüzmesini derlemek ancak bilim ve teknolojinin gölgesinde mümkündür.
Dünyayı değiştirmeye çalışma! Sen değiş! Dünyanın değiştiğini göreceksin…
Hayatın 3 şifresi; salaksan akıllı görünmeye çalışırsın, akıllıysan daha akıllı görünmek istersin, zeki ve çok akıllıysan salak görünmenin yollarını ararsın!
Mutlu olunca müzik dinlenmez, müzik dinlenince mutlu olunur! Hadi sende öyle bakmayı bırak, katıl bize…
Git kendine bir daha bak aynada ve de ki; dostum da düşmanım da sensin… Yani vazgeçilmezimsin!
Müziğe göre dans etme, kafana göre dans et ve fark edeceksin ki müzik sana uyuyor…
Bir yerde fırtına kopuyorsa, bilin ki orada büyük bir boşluk vardır!
Bir denizci rüzgarı nasıl kullanacağını bilendir, rüzgarın götürdüğü yere giden değil!
Bazen hayatın dengesine öylece bakakalırsın… Akış o kadar güzel işler ki, aslında hiç müdahele etmemek en iyisidir! İyice bir düşündüğünde; hep hak ettiğini yaşadığını görürsün…
Ata sözlerinin çoğu yanlış söyler, başlayalım düzeltmeye… “İnsanoğlu çiğ süt emmiş kimse bilmez fendini, her kime iyilik yaptıysan ondan sakın kendini.” Hadi canım sende! Bugüne kadar kimseye iyilik yapmamışsın sen! İyilik karşılıksız yapılandır, iyilik yaptığın an önce kalbinde bir kıpırdama hissedersin ve o haz tüm vücudunu sarar, aldığın mutluluk her şeye değer… Bir insanın gülümsemesi ve senin için iyi niyetler dilemesi ölçümlenemez… Sen bunları hiç tatmamışsın… Bana atam olduğunu söyleme!
İlk büyük su birikintisini onlu yaşlarımda gördüm ve günlerce etkisinden kurtulamadım… Sonradan anladım ki gördüğüm bizim köyün barajıymış… Oysa ki göller, denizler varmış, enginlere sığmaz, uçsuz bucaksız, sonradan anladım! Ve ben hala okyanus görmedim… Bana Özgürlükten bahsetme!
Eğer insanoğlu tek cins olsa ve bu da erkek olsaydı, yapay zeka algoritmalarıyla insan zekasına yakın bir yapay beyin geliştirebilirdim! Lakin kadınların zekasını çözemedim…
Bak şimdi! Hareket edeceksen dikkat çekeceksin, yazı yazacaksan okunacaksın, yok pasif mi kalacaksın? Sessizliğin çığlıklar kadar etkili olacak! Sevdin mi, adam gibi seveceksin… Aşkın tartışmaya açık olmayacak… Seni seveni seveceksin! Seni sevmeyeni de seveceksin! Yoksa farkın nereden belli olur! Yok öyle lami cimi… Yaşayacaksan insan gibi yaşayacaksın!
Hayatı ruhsuz yaşayanlar hayata değil kendine eziyet edenlerdir. Bugüne kadar dünyayı gördünüz. Durumunuz ortada, ben size gideceğiniz yolu söyleyemem, anahtarları veririm tercih sizin… Sonra; yok aman ben duymadım! Aman ben görmedim! Ama bilmiyordum! Bana deseydiniz yapardım!… Demeyin! “Arkadaşlarına güzel bir şeyler söyle ve sarıl onlara! Biz; biz olmazsak, hiç olmaya mahkumuz…” Umursamazlık yapma, umursanmaz birisi olursun! Şimdi duramazsın ama bir şeyleri değiştirebilirsin! Hadi harekete geç!
Nereden geldiğini unutanlar, nereye gideceklerini bilemezler!
Dünyada insanların en ucuz gördükleri fakat en pahalı olan şey, yalan söylemektir.
Amaç neyse sonuç o olur!
Tüm bilimler menfidir, müspet olan insandır…
Seni seveni sev! Seni sevmeyeni de sev! Değilse herkesten farkın ne olur!
Zora geldiğinizde hayatınızın film şeridi gibi gözünüzün önünden geçmesini istemiyorsanız, her akşam yatmadan önce günün karelerini inceleyin!
İnsanlarla iletişim kurabilmenin temel kuralı kendinizle iletişim kurabilmektir.
İnsanları birçok kategoriye ayırırlar, şöyle olanlar böyle olanlar. Bence insanlar tek tiptir. “İnsan olanlar…”
Beni; iki dağ arasına bırakın, birde nehir olsun, 30 yılda orayı metropol yaparım…
Normalde herkes güzeldir. Önemli olan kriz anında güzel olabilmektir.
Zaman değişiyor, amaç değişmiyorsa, doğru yöndesinizdir.
Yüksek teknolojiye gereken önemi vermeyen milletler, kendi topraklarında özgür olduklarını sanarak köle olmaya mahkûmdur.
Değer vermekle, değer almak arasında ters bir orantı vardır. Esas olan; eğrilerin kesiştiği noktada maximum fayda bulabilmektir.
Yalan söyleyen birçok insan gördüm ama gözleri yalan söyleyen hiç görmedim. Çünkü mümkün değil. Suskunluğum acizliğimden değil, merakımdandır.
Senin dışında akıp giden bir hayat var farket, mutlu olacağın yere doğru yürü, çok geç olmadan!
İmkansızın peşinden koşmak ancak zaman kaybıdır… Yıldızları hedefleyip yol katetmektense, Ay’ı hedefleyip erişmeyi tercih etmeli… Hoşçakal.
Manzaranız aklınızda ise nerede olduğunuzun, ne yöne baktığınızın önemi yoktur…
Etrafındakilerin yerde olması uçamayacağın anlamına gelmez…
Size göründüğü gibi değil hayat, çırpındıkça daha çok kontrolüne girersiniz! İlerlemek istiyorsanız, önce sabit kalmayı öğrenin!
İnsanoğlu! Biz güne uyuyarak başlarız, sonra hiçbir şeyi göremeyiz. Tam uyanacağız, birileri ya da alışkanlıklarımız uyumamızı söyler. İnsanlar eğlenmekten sıkılmaz mı hiç? Belki de uyuyorlardır…
Tanımların bilincinde kalacaksın. Yoksa, dünyanın sana tanımladığı bir çöp tenekesinin kenarında kendini ağlarken bulursun!
Mesela hız göreceli bir kavramdır. Fizik formüllerinin tamamı çok değil 200 yıl sonra değişecek!
Durağan bakma artık… Seni ne doğduğun yer, ne okuduğun okullar, ne de çevren sınırlayabilir! Senin en büyük engelin kafandaki örümcek tutmuş düşünceler…
Sağa sola bakmayı bırak, birilerine yaranmak seni bir yere götürmez. İnsanların seni anlamasını beklemek ahmaklıktır… Bir insanın, karşısındakinin zekâsının ve dağarcığının kendisininkinden ancak %10 daha fazla olabileceğini zannettiğini biliyor muydun(!)?
Kar tanesinin matematiğinden bahsediyoruz, acaba bu sonsuz evrende neyin aynısı defalarca tekrarlanmıyor ki? Formül mü istiyorsunuz? Sonsuz/Olay=Sonsuz p+q=1 de aynısını söyler bize… Metafor, böyle bir şeyi açıklamak için kaos kelimesini mi kullanmalıydık? İşte bizi biz eden amansız sevdamız bu… (Denemeler, Evrenden)
Benim renkleri sevmeme izin vermediler, ben de siyah ve beyazı sevdim. Beyaz gibi masum, siyah gibi asil olmayı denedim. Hayatta bir şey ya vardır ya da yoktur, ben de hayatımı bundan kazandım… (Denemeler, 1 ve 0 ların amansız işgali)
Gülümseyen insanlar neden çok sevilir bilir misiniz? Diş göstermek gücün göstergesidir de ondan!
Kimseye saldırma! İlla ki birilerine saldırmak istiyorsan yakınındaki başarılara değil, uzağındaki başarısızlıklara saldır. Yakınındaki başarıların sana zararı değil faydası olur…
Asla pes etme; Bir gün dönüp arkana baktığında bıraktığın izlerin yok olduğunu görsen dahi, doğru bildiğin yolda yürümeye devam et, çünkü seni takip edenlerden çok varacağın yerde kucaklayanlar olacaktır.
Ben ortaçağda kitap okuyun diye bas bas bağıran bir filozoftum başımı vurdunuz, şimdi kitap okumayın, internet kullanın diyorum. Yine aynı hataya düşmeyin…
Ne iş yaparsan yap en iyisini yap ve onunla övün.. İnsanların seni gıptayla selamladıklarını göreceksin…
Günümüzde toplumları yönetmek bilgiyi yönetmektir. Bilgiyi yönetmek de ancak teknoloji ile mümkündür.
Ancak geri adım atmayı, yerinde saymayı, yenilmeyi hazmedebilenler, kriz ve sinir kontrolü yapanlar başarabilirler.
Bizi baz almayın… Dengeleriniz bozulur, rekabet gücünüz düşer, beklemediğiniz bir değişken olursunuz…
İmkansızlıklar içerisinde bir şeyler başarmak demek; Kum tanelerinden kale yapmak demektir. Kum tanelerinden kale yapmak için önce bir kum yığını oluşturmanız gerekir. Oluşturacağınız eserin bir dalga ile yıkılacağını bilmek sizi bu eseri yapmaktan vazgeçirmemelidir. Çünkü o muhteşem eseri bir an bile görmek bu riski almaya değer.
Öncelikle en mükemmelini yapmaya çalışma… Yapabildiğinin en iyisini en kısa sürede yap ki değer bulsun. En mükemmelini yapacağım derken ya yolda vazgeçersin; iş yarım kalır ya da zamanı geçirirsin değerini yitirir. Önce patika, sonra asfalt…
Bahanelerini anlatacaksan dinleyecek çok kişi var; gerek yok, bana başardım de!..
Yarın senin eserin olacak, beğenmeyeceksen bugünü yaşama, çünkü zamansız gelen tek şey zamandır…
Başarmak için özel çaba sarf etmenize gerek yok, içinizdeki sizi açığa çıkarın yeter!
Sana başaramazsın diyenlere sadece gülümse…
Bizim takvimimizde “1 yıl=1 saniye”dir.
Rahat bırak da çalışalım…
Vaktimiz yok! Tuşlara yavaş bas, fareyi yavaş klikle…
AKINSOFT’ta her an bir milattır.
Bilgiyi atmosferden alırız.
Mavi Gücü Yaşama Zamanı…
Siz doğru yaşayın; hayalleriniz plan, planlarınız gerçek olur.